Benim Adım Gültepe 5. Bölüm izle
Özet: Annesinin yalanını yakalayan Gülali, ondan hesap sorar. Ancak istediği cevapları alamaz. Morali çok bozulan Gülali, Halil Abi’sinden onu babasına götürmesini ister. Karşısında Halil’i gören Refik, onu ve karısı Gülümser’i ölümle tehdit eder. Yengesinin ihaneti ile deliye dönen Hikmet, Gülümser’in kapısına dayanır ve genç kadını fena hırpalar. Hikmet, abisinin emriyle Gülali’yi kendi evine götürmek isteyince, genç delikanlı da olan biteni öğrenir. Duydukları karşısında dünyası başına yıkılan Gülali, kendini evden dışarı zor atar.
Herkese merhaba. Bayram dolayısıyla siteye girmeye pek vaktim olmamıştı. Ayışığı arkadaş bende aramızdaki konuyu uzatmıyalım diyorum, dediğin gibi belkide ben herşeyi yanlış anladım. Selin cim kızsanda söyliyeceğim, sen hangi konuda yazarsan yaz ben zevkle okuyorum. Ayrıca olaylara bakış açım da genişliyor gözümde herşey bir açıklık kazanıyor ve herşeye daha müsamahalı bakabiliyorum. Bu seferde öyle oldu. BAG yorumuna katılıyorum. Seyfi konusunda bende aynı şeyleri düşünüyorum. Sen burada seyfi’nin toplumsal düşünen bir insan olduğunu yazmışsın ama kendi görüş açını yazmamışsın . Sen ne düşünüyorsun bu konuda? Vaktin olunca yazarsan sevinirim. Dizimizin pek uzun ömürlü olmıyacağından artık eminim, sallantıda olan 11 dizinin içinde adı geçiyor. Gelecek bölümde görüşmek üzere. Esenlikle kalın.
SELİN demiş ki;
Sevgili SEVİN, bende seni tekrar gördüğüme çok sevindim, benim için yazdığın güzel sözlere teşekkürler. Sen çok genç olmana rağmen çok olgun düşünen ve bence çok doğru yorumlar yapan birisin seninde yorum yaptığın bir diziye yorum yapmayı bende isterim. Biraz Seyfi konusunda yazdıklarına değinmek istiyorum. Seyfi, yardımsever, hakkaniyetli, cesur,dürüst, zayıfları koruyup kollayan, yaşına göre çok olgun, acıma hissi olan güzel ve özel bir karakter. Seninde dediğin gibi Eşref’e karşı bir hayranlığı var. Bunun nedenini tam olarak bilmiyoruz çünki Eşref’i daha tam olarak tanıyamadık ve hayat hikayesini de senin de belirttiğin gibi tam olarak bilmiyoruz. Seyfi haksızlıkların ve eşitsizliklerin yoğun olarak yaşandığı bir yerde yaşıyor ve bunun sebebinin kişilerin yetersizliğinden değil düzenin bozukluğundan olduğunu biliyor ve isyan ediyor. Bu nedenle isyan etmeyen herşeye boyun eğenlere, ki bunların başında ailesi de var kızgın. Ona göre devamlı haksızlıkların ve eşitsizliklerin yaşandığı okulu da bu düzenin bir parçası ve düzen değişmeden sadece birkaç kişinin okuyup kendini kurtarmasıyla yaşadığı toplumda pek birşey değişmeyeceğinden emin. Yani Seyfi kişisel değil toplumsal düşünen biri. Aslında bu iki birbirinr zıt, kişi mutlu olursa toplumda mutlu olur veya haksızlıkların ve eşitsizliklerin kol gezdiği bozuk bir düzende kişi de mutlu olamaz şeklindeki yaşam felsefesi neredeyse yüzyıldan beri tartışılan bir konu. Seyfi nasıl bir yol seçecek bilemiyoruz. Sen diyorsun ki kısa yoldan zengin olma yolunu seçecek, yani kızdığı insanların yolundan gidecek. Bunu daha bilemıyoruz ve bu gidişle, yani dizi bir çoğumuzun düşündüğü gibi yayından kalkarsa hiçbir zaman öğrenemiyeceğiz ama Seyfi yasa dışı yollardan zengin olma yolunu seçse bile bunu fakirlerin canını yakmadan yapacak ve herzaman ezilenlerin yanında olacak diye düşünüyorum. Gülümser hakkındaki yazdıklarına gelince: sen Gülümser önce boşanıp sonra aşık olsaydı diyorsun ama birine aşık olmak öyle ayarlanacak veya plananacak birşey değildir ve ben sevgili AYIŞIĞI’nın aksine Gülümser’in Halil’e aşık olduğunu düşünüyorum. Ama bende senin gibi Halil’le bir ilişki yaşamaya başlamadan önce boşanması gerekirdi diye düşünüyorum ve daha önceki yorumumda da bunu belirtmiştim. Gülümser’in boşanma isteğinin de kocası ve çevre tarafından kötü karşılanacağını düşünsek bile seninde dediğin gibi hiç olmazsa toplum gözünde evliyken bir ilişki yaşayan namussuz bir kadın değil vefasız bir kadın olacaktı. Oğluda tabii ki bu şokları yaşamıyacaktı. Ama Gülümser ne yapmış olursa olsun ne kaynının onu dövmeye hakkı var ve ne de kocasının da onu ölümle tehdit etmeye. Aslında kocası adam gibi bir adam olsa kendisi karısından boşanır ve onun kendine yeni bir hayat kurmasına müsaade ederdi. Ama kardeşini namus meselesinden öldürmüş bir caniden ne beklenir (teşekkürler AYIŞIĞI ben onun kardeş katili olduğunu kaçırmışım). Gülümser’le Halil’in birbirlerine yaş farkı nedeniyle yakışmaması benim için önemli değil. SEVİN’cim bana sormak istediğin ne olursa olsun herzaman, beni nerde yakalarsan sorabilisin sevgiler canım. LaLem’cim başka konulardan senin BAG nin bu bölümüne yaptığın yoruma ancak değinebiliyorum: on numara ama şımarmayasın diye bu sefer yıldızı yok. Bilhassa Gülümser’in intihar etmeden oğlunu da düşünmesi gerekirdi düşüncene tam tasdik. Meziyet konusundaki tespitlerinde bir psikolog kadar isabetli. MELİS’cim selam senin sevdiğin bir diziyle bu dizinin kaldırılma ihtimali olmasına üzüldüm. Zaten bu Türkiye’deki dizi politikasını anlamak mümkün değil. Aslında AYIŞIĞI’nın dediği gibi bu konuda da konuşmak gerek. Sadece seyirciler değil oyuncularda bu politikayı protesto etmeleri gerek. En azından batı ülkelerinde yapıldığı gibi yeni başlayan bir dizinin 12 bölüm çekilip eğer tutarsa devamının çekilmesi gerekir. Ama bu konuda pek birşeyin değişeceğini sanmıyorum. Yine çok uzun oldu. Herkese sevgiler.
Ayisigi demiş ki;
SELIN benim tarif edemedigim,kelimelere dökemedigim seyleri cok güzel anlatmissin,sagol. Yeni yorumlarda bulusmak üzere.
SELİN demiş ki;
Sevgili AYIŞIĞI, sevgili LaLem aranızdaki anlaşmazlığa mademki benide karıştırdınız bende bu konuda düşündüklerimi yazayım. Herşeyden önce pirenin deve yapıldığını ve herzaman söylediğim gibi, birbirlerini şahsen tanımayan insanların böyle bir yazışma ortamında ne kadar kolay birbirlerini yanlış anlayabildiklerini tekrar görüyor ve buna üzülüyorum. Aslında birbirinizle güzel yazışıyordunuz. Ama gelelim yanlış anlaşmaya sebep olan yazışmanız konusunda düşündüklerime: LaLem’cim aslında bende sevgili AYIŞIĞI’nın neden senin tersleme olarak kabul ettiğin cümleyi yazdığını pek anlamadım ama seninde o cümleyi tersleme kabul edip önce ona nedenini sormadan bana yakınmanı da anlamadım. Belki sana sadece içinde bulunduğu durumu belirtmek istiyordu. Ayrıca „ağzımın payını aldım“ demek ilk bakışta söyleyene dönük bir söz olsa bile ağzının payını veren birinin olduğuna da işaret eder ki bu da burada sevgili AYIŞIĞI oluyor ve o da haklı olarak bunu sorguluyor. sevgili AYIŞIĞI sen de eğer „Zaten bir sürü diziye bakmaya ve yorum yapmaya zamanim yok. Baktigim 2,3 dizide bana yetiyor.“ Cümlesi yerine ben a,b,c isimli dizilere yorum yazıyorum istersen oraya gel diye yazsaydın LaLem’in sorusu cevaplanmış olacaktı ve böyle bir yanlış anlaşılma olmıyacaktı. Benim LaLem’in her yazdığını alttan almama gelince; alttan almak kızgın olan insanlar,yada ihtilafa düştüğümüz insanlar karşısında sessiz kalmak yada ortamı daha fazla germemek için yumuşak bir tavır ve söylem içine girmek,karşıdaki kişiyi daha fazla sinirlendirmemeye çalışmak anlamına gelir ki LaLem’in belirttiği gibi pek olumlu bir söz değildir. Çünki alttan alan ortalık yatışsın diye düşündüklerinden taviz verir ve çoğunlukla alttan aldığı kişiyi de ciddiye almaz. Yani her iki taraf içinde olumsuz bir sözdür. Ama senin bu sözü böyle düşünerek söylemediğinden eminim. Çünki aynı cümlenle bana çok güzel bir iltifat yapıyorsun. Ben ne LaLem’i ne de başka bir yorumcuyu alttan almak istiyorum, sadece onları anlamaya çalışıyorum. Ama bu sevgili AYIŞIĞI’na alttan almak gibi yansıyorsa demek ki kendimi doğru ifade edemiyorum ve bu konuda acilen kendimi değiştirmem gerek. Bana bunu gösterdiği için de sevgili AYIŞIĞI’na bir teşekkür borçluyum. Bu konuda son olarak ukalalık veya bilgiçlik taslamak sayılsa bile bir düşüncemi tekrar etmek istiyorum: biz alt yapıları, yaşları, birikimleri ve hayat tecrübeleri çok farklı insanlarız ve çeşitli kültürlerde yaşıyoruz. Bazılarımız Türkçeyi sonradan öğrenmiş veya iki dilli büyümüş onun için de Türkçeyi farklı kullanıyoruz ve bütün bu nedenlerle de birbirimizi kolayca yanlış anlıyabiliriz. Bunu önlemenin tek yolu sormak ve anlamaya çalışmak. Gerekli çabayı kullandıktan sonra kızılacak veya alınacak birşey varsa bunu yapmak herzaman mümkün. İkinize de sevgiler.
Ayisigi demiş ki;
Bence kanald nin sürdürdügü politikayi konusmaliyiz. Kanal ÖBGZK dizisiyle birincilige o kadar alistiki artik totalde 3 olan dizisini bile harcamaya basladi. BAG oldugu gibi. Bu hafta yayinlamadi ve BAG nin yayinlandigi gune ve saate yeni doktorlar dizisini sürdü. Kanalin sayfasinda Gültepe icin ne gün ne saat belirtmisler. Kanala 3 cülük bile yetmiyor. Ama bu kadar dizi furyasinda böyle olacagi belliydi. Daha öncede kayip sehir ve kayip dizisinde de ayni politikayi sürdürdü ve harcadi o dizileri. Esasinda kanali protesto etmek gerekiyor. Ama en güzel dizi konulari ve oyunculari bu kanalda oluyor. Yapimcilar akillansa da baska kanallarla anlassa bundan sonra.
Ayisigi demiş ki;
LaLem uzatmasak ve konuyu burada kapatsak ne dersin? Selamlar
LaLem demiş ki;
Herkese merhaba. Ayışığı arkadaşım bayram dolayısıyla ancak bu gün siteye girdiğim için ancak yazdıklarını bu gün okudum. Biraz şaşırdım çünki bir taraftan senin yazdıklarına yanlış anlamlar yüklememe kızdığını öbür yandanda senin benim yazdıklarıma yanlış anlamlar yüklediğini gördüm. Ben “ayışığı arkadaş sen ne dersin? seninde yazdığın ve tavsiye edeceğin yorum yapılacak bir dizi var mı, „ diye sonradan idrak ettiğim üzere sana hem münasabetsiz hemde yeni tanışdığımız için fazla laubali olan bir soru yönelttim. Sende „ LaLem benim önerebilecegim bir dizi yok. Zaten bir sürü diziye bakmaya ve yorum yapmaya zamanim yok. Baktigim 2,3 dizide bana yetiyor. Selamlar.“ diye cevap verdin, sağol. Benim sana münasebetsiz ve laubali bir şekiide sorduğum bu sorunun seni rahatsız ettiğini cevabının „Zaten bir sürü diziye bakmaya ve yorum yapmaya zamanim yok. Baktigim 2,3 dizide bana yetiyor. Kısmından çıkardım. Çünki ben sana seninde yazdığın ve tavsiye edeceğin bir dizi var mı diye sormuştum. Yani söz konusu zaten yazmakta olduğun bir diziydi , bu cümlemle seni ne yeni bir diziye yazmaya davet ettim , ne de benim için bir çok diziye bak dedim. Bu nedenle onu takip eden „Zaten bir sürü diziye bakmaya ve yorum yapmaya zamanim yok. Baktigim 2,3 dizide bana yetiyor.“ cümlen beni terslemekten başka bir şey olamaz. Bu da benim için ağzımın payını almış olmam demek. Bunu yaparken kavgam kendimleydi. Sana münasebetsiz ve laubali bir soru sormuştum ve terslenerek ağzımın payını almıştım, yani cezamı bulmuştum. Söylediklerim sadece kendime yönelikti ve sana bir sözüm yoktu. Buraya kadar olanı karşılıklı yanlış anlaşılma olarak kabul etsem bile senin son „ Herkes SELIN gibi mükemmel olup her yazdigini alttan alamaz.....“ içerikli cümlen buna engel oluyor. Bu cümlenle sen hem selin in benim her yazdığımı alttan aldığını hemde benim her yazdığımın alttan alınacak şeyler olduğunu yersiz bir şekilde belirtiyorsun. Alttan almak hem alttan alınan hemde alttan alan kişi için olumsuzluk içeren bir sözdür . Biraz incelersen bunu tespit edebilirsin. Bizim selin le olan muhabbetimizde sadece karşılıklı anlamaya çalışmak ve yanlış bir söz söylendiyse bunu düzeltip özür dilemek var. Ama herşeyden önce selin in alttan alan değil anlamaya çalışan bir insan olması var. Keşke herkes onun gibi olabilse ve keşke sende böyle sözler sarfetmeden önce benim neden böyle şeyler yazdığımı sorsaydın. Son olarak senin aramızdaki olaya selin i karıştırmanın hiçte hoş birşey olmadığını belirtmek isterim. Selamlar.
Vusale demiş ki;
Bence shu an izlenen en iyi dizilerrden biri hatta birincisi.Bitmesi hic olmaz. Ister senaryosu ister muziyi ister sede artistlerin oyun perfonmansi cok iyi.
Ayisigi demiş ki;
LALEM öncelikle bana tavsiye edebilecegin dizi varmi yazdigin yorumunla bana rahatsizlik VERMEDIN. Ne demek istiyorsun agzimin payini aldim sözlerinle? Hangi lafla,cümlemle senin agzinin payini vermisim? Ayrica agzinin payini vermek benim ne HADDIME! Sana tavisye edebilecegim bir dizinin olmadigini,zaten 2,3 diziye baktigimi ve bunlarin bana yettigini,daha fazla dizilere bakmaya ve yorum yapmaya vaktimin olmadigini selamlar sana diye yazdim. Senin bunlardan cikardiklarina bak,yok bana rahatsizlik vermissin yok agzinin payini almissin!!! Herkes SELIN gibi mükemmel olup her yazdigini alttan alamaz.....
melis demiş ki;
iyi pazarlar hepinize.bir haberi paylasmak istedistim ama ayisigi arkadas yazmis.evet bu dizi ve bana artik hicran de sallantidaymis maalesef.buna bakmadigimdan dizi hakkinda yorum yapamiyacagim ama selin arkadasimin IZMIR hakkindaki yorumunu okudum gercekten bir imirli olarak bu kadarini bilmiyordum yani gültepe dolmuslarini cok görürdüm cankaya-gültepe dolmusu coktur evet degilmi izmirin göbegi cnkaya belediyesi misal fuarin kapisi kasisi onun etrafinda bile bazi smtler vardir biz bir iki sefe park etmek isterken görmüstük .yani izmirin ortasinin cevresindede vardir demek istedim bende yazimda.heryerde oldugu gib sanirim istanbul unda beyoglu filan öyledir.keske izmirin bir semti olsaymis neyse size iyi seyirler benim sevdigim bana artik hicran de icin üzüldüm ben
Daha Fazla Yorum